11 Temmuz 2015 Cumartesi

7. gün Adana - Ceyhan

Bu sabah öğretmen evinde yılların etkisiyle değişime uğramış hocaları gözlemleme fırsatımız oldu. Sabah kahvaltısında abinin biri tedirgin kızgın bir halde televizyona yönelerek doktor bana televizyonu yasakladı demesi değişik hallerde bulunması sonrası kahvaltımızın bitmesi gerektiğini anladık. Neyse çıkışımızı yapıp eşyalarımızı motorlara yükleyip Mert'in motor fanındaki ufak arızayı giderene kadar öğleni bulduk. Bu günkü hedefte Varda köprüsü var. Teknolojiye güvenip gpsle Seyhan barajı kıyısından köylerin içinden geçiyorum derken toprak yollara girince bir kıllanma durumu oluştu. İlk gördüğüm dayı burdan hayatta gidemezsin çok karışık, kaybolursun dönüşte yanıma uğra desede bende o inatla aynı yoldan devam ettim. Girdiğim bir köyde ahaliye Karaisalı'ya gideceğimi söyleyince bayağı bir şaşırdılar. Artık nerelerden geçtiysem Gps ile kestirme sandığım yol ekstradan 1 saat sürmeme neden oldu. Altımda bir enduro olsaydı daha da keyifli olacaktı. Toprak yollarda benim motor pek keyif vermiyor. Bunca engele rağmen Karaisalı'ya vardım. En sağlam bilgiyi belediyeden alırım diye oraya sordum. Gayet ilgili davranan abi Varda Köprüsü'nü tarif ederken eşantiyon olarak Yerköprü denen bir yeri de tavsiye etti. Burada akan su tepenin yamacına çarpar gibi yanaşıyor. Sonra burada batıp diğer yamaçtan akmaya devam ediyor. Tepe bir nevi doğal köprü işlevi edinmiş. Buradan devam edince Hacıkırı köyüne geliyorsunuz. Varda Köprüsü köydeki istasyonun hemen yakınında bulunuyor. Köprü hala aktif olarak kullanılmakta. Almanlar yaptığı için Alman köprüsü olarak da adlandırılıyor. En uzun ayağı 100 metreyi bulan köprü örme taş şeklinde inşa edilmiş. Köprünün yanından devam eden araç yolunda taşın oyulmasıyla tünellerle devam ediyor.  Varda köprüsü dönüşü normal insanların kullandığı yoldan gittim. İki saatte geldiğim yolu yaklaşık bir saatte döndüm. Dönüş yolunu günebakan ve mısır tarlalarının güzel manzarası oluşturuyordu. Dönüşte Mertlerle buluşup yemek için Ciğerci Bedo'ya geçtik. Önden gelen çeşit çeşit mezeler de ciğerler de gayet lezizdi. Karnımızı doyurunca gözümüz yola düştü yine. Ceyhan'a geçiş yaptık. Hava kararmaya yakın şehre girmeden Yılan Kaleyi ziyaret edelim dedik fakat burası da tadilatta olunca devam edip Mert'in nenesine misafir olduk. Kuzen Kerim ile Ceyhan'da motorla turlayıp gezi başından beri anlata anlata bitirilemeyen Balkaymak dondurmasını yemeye gittik. Cidden anlatılan kadar varmış. Yediğim en iyi dondurmalardandı, şiddetle tavsiye ederim. Geceyi bitirirken üstüne merakıma birde Bici Bici yedim, Adanalılar darılmasın fakat pek bir anlam veremedim. Altında nişasta küpleri üstüne buz ve şerbetten oluşmuş serinletici bir şey. Geceyi Balkaymak ile bitirseydik final daha güzel olacaktı.



Seyhan Barajı kenarından gezmeye başlıyoruz. 
Adana'nın köylerinde değişik yetenekler varmış



Yerköprü

Varda köprüsü yanındaki oyma tünel 
Varda (Alman Köprüsü)

Varda (Alman Köprüsü)

Varda (Alman Köprüsü)

Ayçiçeği tarlaları

Yılan Kale

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder